22 Temmuz 2011 Cuma

TEZ MODA, İNANÇ, AHLAK, GÜZELLİK BİR DERGİDE TOPLANA.

Tesettürün Dergisi “Âlâ” Raflarda…


Konuyu Arkadaşlarınızla Paylaşın: Eklenme Tarihi: 12 Haziran 2011 Pazar 3 Yorum Mevcut Google'da Bu Konu Konunun Kategorisi: Ben Kadınım





Tesettürün Dergisi Çıktı, Ne Âlâ…

Bu hafta Âlâ adıyla yeni bir dergi çıktı. İçeriğinde bir yandan moda ele alınıyor, diğer yandan tesettür giyimin incelikleri. Sektörde ilk olan derginin kurucuları Volkan Atay ve Burak Birer, derginin tesettürlü kadınlarla üretici arasında köprü vazifesi göreceğine inanıyor.



Tesettür ve moda kavramı uzun yıllar tartışmalara konu oldu, “Tesettürün modası olur mu?” denildi. Kimi “Hayır, kesinlikle olmaz, moda israftır, İslamiyet ise israfa karşıdır.” diyerek kestirip attı bu sorunun cevabını. Kimiyse, “İhtiyaçlarımı modaya uygun şekillendirmekte bir sakınca görmüyorum.” cevabını verdi. Tartışmalar süredursun, daha çok örtülü kadınlara hitap eden ‘güzel yaşam tarzı’ dergisi çıktı: Âlâ… İçeriğinde bir yandan moda ele alınıyor, diğer yandan kapalı giyimin incelikleri…



Derginin kurucuları Volkan Atay ve Burak Birer. Onlar da “tesettür modası” kavramının yanlış olduğu kanaatinde. “Moda dediğimiz şey, bir sezon aldığımız herhangi bir giysiyi, başka bir sezon atmamızı söyler. Bu da İslamî anlayışla bağdaşmaz. Ya da ‘Bu sene kollar açık, etek boyları kısa vs.’ diye değişken kuralları vardır modanın. Bir anlamda örtünmenin şekline de karışır. Bu yüzden ‘tesettür modası‘ demek yanlış. Moda olan detaylardan yararlanacağız elbette ki ama bu tesettür modasıyla aynı anlama gelmiyor.” diyor Volkan Atay.







Derginin ortaya çıkış süreci de ilginç. Aslına bakarsanız ne Atay’ın ne de Birer’in modayla ilgisi var. İkisinin mesleği de reklamcılık. Markalaşma stratejileri üzerine yoğunlaşmışlar dergi işine girmeden önce. Bir firma için yaptıkları fotoğraf çekimi, İngiltere’de yayın yapan İslamî yaşam tarzı dergisi Emel Magazine’in editörü Sarah Joseph’in dikkatini çekmiş. Söz konusu fotoğrafı dergisinde kullanmak istemiş Joseph. Bu yüzden Atay ve Birer ile irtibat kurmuş. Tanışma fırsatı bulmuşlar böylelikle. Dergi de incelenmiş haliyle. Ardından da “Çok güzel bir dergi, neden Türkiye’de de benzeri olmasın!” fikri…



Uzun incelemeler, anketler, sosyal medya araştırmaları var fikrî takip sürecinde. Araştırma sonuçları ise benzer: Tesettürlü kesimin istediği kıyafetleri bulamama sıkıntısı, üreticiyle tüketici arasındaki uçurum… Atay, “Bu sıkıntıyı gidermenin yolu modayı ve örtülü giyimi inceleyen ele alan dergi kurmaktı. Aslında bloggerlar üretici ve tüketici arasında köprü kurmayı başardılar. Ama onlar yalnızca ‘eli internet tutan’ kesime hitap ediyorlardı. Dergiyse tüm tesettürlü kitleye ulaşabilecek.” diyor. Onların amacı kapalı giyimin sade ve şık olabilmesi. Yanı sıra tesettür giyim firmalarının birbirlerinden haberdar olmalarını sağlayabilecek ortak bir payda oluşturabilmek

Hiç yorum yok: